Mutfak, ara vermeye hiç gelmiyormuş. Eğer bir süre mutfağa uğramamışsanız, ilk buluşmalarınızda karşınıza canavar gibi çıkıyor. Kaç gündür elimi neye attıysam ya bir yerimi kestim, ya çizdim, ya yaktım. Daha elimin üstündeki kocaman yanık izim geçmeden, parmağımı da yaktım. Onun acısı içinde ağlarken, düşmek üzere olan tırnağımı dibinden, en sivri bıçağımın ucuyla deldim. Bir taraftan da fırındaki tepsiye elimi yapıştırmışım. Aslında bütün bunları yapan ben değilim. Canavar mutfak. Sanki bana saldırıyor. Sürekli yaralanıyorum. Sakar bir insan falan da değilimdir yani. Yanlış anlaşılmasın. Sadece uzun aradan sonra yemek yapmak biraz zor oluyor. E tabi bir de yemeğin ayarını tutturup tutturamamak var işin neticesinde. Allahtan o konuda acemi şansım devreye giriyor. İnşaallah akşamki misafirlerim yemeklerimden memnun kalırlar ama ellerimdeki her çeşit yara ve bereleri nasıl açıklarım bilmiyorum. Doğrular rezaletime giden yoldur:( Başka bir açıklama bulmam lazım veya sormaması için okuyup yüzüne doğru üfleyeyim, o da olur bence. Neyse yemeğe bakmam lazım, o canavar mutfağa hiç gidesim yok ama başka şansım yok. Bir de yemeğimi yakarsam tamamdır benim işim. Hadi bana kolay gelsin.
14 yorum:
Sakın moralini bozma Siyah Zambak
Kimse ywmek pişirmeyi hemen öğrenmedi...
Zamanla ne leziz yemekler yapar; nicelere parmaklarını yedirtirsin..
Kesinlikle sakar olmadığın gibi tahminime göre de hamarat birine benziyorsun...
Her genç hanımın başına gelir böyle şeyler, parmak kesme, el ve yemek yakma, mutfağı alt üst etme, vs.vs...
Durmak yok;
Yaksan da yıksan da, kessen de çizsen de yemek yapmaya devam...,
Zafer seni bekliyor...
Bu arada bu geçiş süresinde eşine Allah yardımcı olsun ve sabır versin:))
Bu tip mutfak becerileri bana hiç de yabancı gelmedi nedense.
Hele hele,sakarlık mevzusu beynimde çağrışımlara neden oldu.
Neyse,hayırlısı.Ve geçmiş olsun.Ama bir dahaki sefere lütfen sırayla yakın ya da kesin.
En azından bende çağrışıma neden olan şahsiyet öyle.
Hadi kolay gelsin.
sağolasın mehmet abi, gerçekten moral oldun bana. ama başıma ne geliyorsa zaten eşim yüzünden geliyor:)kendileri aç kalmasın diye canımı tehlikeye atıp giriyorum o mutfağa:)
cenk bey,
arada bir "ceeee" diyorsunuz ya böyle, memnun oluyoruz. daha sık yapın bunu.
yoksa sizin mutfakda da mı bu tip beceriklilerden biri var? :)
sizde çağrışıma neden olan o becerikli arkadaş bir ara bana "nasıl sırayla yakılır kesilir" konusunda püf noktaları anlatırsa çok sevinirim.
Hmmmm....
Cenk Beyin yorumunu okuyunca; evine geçmişte misafir olduğum, yeni evlenmiş bir dostumun eşinin yaptığı, şefkatinden pirinçlerini pişirmeye kıyamadığı dipdiri biber dolmaları aklıma geldi:))
Kulakları çınlasın...
Siyah Zambak inşallah eşiniz de bu mutfak savaşları mücadelenizdeki fedakarlığı takdir ediyordur:)
Gazan mübarek ola...
acemilikle sakarlık ayrı şeyler olsa gerek, ama sanki eşinize güzel yemek yapabilmek için eliniz ayağınıza dolaşıyor :)
ortada fırın işleri varsa gerçekten güzel birşeyler vardır menüde
geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum
not:inşallah evde bir ilkyardım çantası bulunduruyorsunuzdur
siyah zambakcım, geçmiş olsun..
mehmet abi, mutfağın siyah zambağın eşiyle bir problemi yokmuş, ona niye geçmiş olsun? illa kollayacaksınız işte, hemcinsiniz ya :)
cenk, sen de susuyorsun susuyorsun..esas susman gereken yerde konuşuyorsun.. ne alaka şimdi çağrışım mağrışım.. cık cık... yok s.zambakcım, ben de ne çekiyorsam o canavardan ama gel bunu anlat..
mehmet abi; yeni evlenmiş, dünyayı toz pembe gören bir bayanın dolmanın içindeki pirinçlere bile kıyamaması normal.. siz o dostunuzun evine daha sonra hiç gittiniz mi? eminim zaman içerisinde kalbi katılaşmıştır ve pirinçleri öldürene kadar pişiriyordur ;)
"Siyah Zambak inşallah eşiniz de bu mutfak savaşları mücadelenizdeki fedakarlığı takdir ediyordur"
siyah zambak müsadenle canım..
nerdee mehmet abi. uğraş, didin.. onlar için kendini harab et, bir de adın sakara çıksın. yaraların berelerin de üstüne kar.
başka sözüm yok siyah zambak, yorumcular senin :)
eferim kız ebruli,müsade senin, rahatına bak şekerim.
ağzına sağlık.doğru söze ne denir.ayyyneen katılıyorum dediklerine.yanlız mühendis beyi atlamışsın, onu da bana bıraktın sanırsam, eh bari bunlar da benden olsun o zaman;
mühendis efendi, güya sakarlıktan beni sıyırmak için acemi demişsiniz, hiç makbule geçmedi yani. haberiniz olsun.acemiliği de kabul etmiyorum, sakarlığı da...
ne acıdır ki;sen bunca sene her türlü yemeği yap, gecenin bir saatinde bile tatlı uykundan fedakarlık et, kalk, mutfağa git,sırf eşim istedi diye neler neler pişir, sonrada..amaaan.. valla,ben saçımı süpürge bile etsem yine hayra geçmez.iyisimi kendimi yormasammı napsam. Allah ne verdiyse yeriz işte:) bir akşam peynir ekmek, bir akşam zeytin ekmek...
eşime güzel yemek yapmak için elimin ayağıma dolandığını da nerden çıkardınız, hiiiç anlamış değilim. ben tek elimle börek açarım bi kere..elim ayağım da yerinde durur:)
ilk yardım çantasına da lüzum yok, bana yarabandı yetiyor.eksik olmayın ilginiz için. (fırın işi de bir süre yok:))
görüyorsun dimi mehmet abi.bir takdir, bir teşekkür, maşşaallah yani..
Haklısın Ebruli...
Cenk Bey durdu durdu bilmem neleri çağrıştırdı:)
Erkek milleti işte ne olacak:)
Ayrıca en kısa zamanda o dostumun evine misafir olup kalp katılığı ile pirinç ölülüğünü test ederim inşallah...
Tabi laf aramızda bunun yanında daha ne leziz yemekleri de tadarız belki:))
Şimdi neler neler öğrenmişlerdir...
Evet Siyah Zambak sen saçını süpürge, parmağını gevgir, tek elinle kılıç kullanır gibi börek aç, mutfağı muharebe meydanına çevir, yaralan berelen, her türlü fedakarlığı yap, sonra da....
Sahi Türkiyeden götürdüğün oklavalar ne işe yarıyor:)
Ne güne duruyor:))
Durmak yok
Peynire zeytine devam...
Kıymetini anlasınlar...
Mühendis Bey bekar galiba dolayısıyla halden pek anlamıyor...
Allah kolaylık versin...
Not:Ebruli gördüğün gibi ben Haktan yanayım hemcinsim de olsa zararı bize de dokunsa sözümü söylerim:))
Bu Cenk beyden korkulur valla.Adam ortalığı karıştırmış gitmiş:)Mehmet abi sizde fena değilsiniz hani:)Ben mi?Annem bana çölleme dedi ben çöllemem..
Emircan Hocamın ifade ettiği;
"Çölleme" ne demek bilemedim?
Bir bilen anlatabilir mi?
Selamlar
MUTFAK SENEDE BİR KAÇ DEFA UĞRANAN BİR YER DEĞİLDİR.BU NASIL MUTFAKÇILIKKKİ UNUTMUŞSUNUZ EFENDIM.
BULAŞIK NASIL YIKANIR.. YEMEK NASIL YAPILIR.. ÇAY NASIL YAPILIR..
NE OLACAK ŞİMDİ..
emircan hocam,
cenk beyden korkulur da;mehmet abide maşşallah ondan geri kalmıyor. beraberce ortalığı gaza veriyorlar, sonra cenk unal kaçıyor, mehmet abide saf değiştiriyor:)
mehmet abi,
oklavalar greve girmiş. yuvarlıyorum yuvarlıyorum, yuvarlanmıyorlar. belli ki; çok kırılmışlar.:(
tuhaff,
isminle çok uyumlu olmuşsun:)
çok tuhaf:)
Çıçıçı...
Teessüf ederim Siyah Zambak:)
Haklının yanında olmak dolayısıyla sana destek vermek ne zamandan beri saf değiştirme oluyor;)
sizin orda oklava sadece yufka açmak için mi kullanılıyor;)
Belki başka işe de yarıyordur;)
Şaka bir yana yeter artık bekleme ve bekletme elini çabuk tut greve son ver;
O meşhur lezzeti Türkiye sınırlarını aşan enfes su ve kol böreklerini döktür artık;)
Arabistan yarımadası börek görsün...
Afiyet olsun...
estağfirullah memet abi, ben öle demek istemedim:))
oklavalar grevden önce kaç kez iş başı yaptılar, bu ilk olmayacaktı zaten. ayıptır sölemesi bizim evde uzun süre börek açılmazsa ayıp olur biraz..:)
Yorum Gönder