Efendiiim, bir varmis, iki varmis, üc yokmus. Ücün bi isi varmis, bi yere kadar gitmis.Develer gazeteci, pireler ajan iken, bir pire bir deveye : “ Gel beraber bir gazete kuralim.”, demismi, dememismi, belli degilmis. Gerci bu konuyla ilgili birilerinin elinde belgeler varmis ama belgeleri seytan almis götürmüs, satmis, getirmemis.Dandini dandini dastana, danalar gitmis Amerikaya, oradan öküz olup gelmisler...Neyse Efendim, lafi fazla uzatmayalaim, kisa kalsin.Vaktiyle kirmizi türbanli bir kiz varmis. Bu kiz üniversite tahsili yapicam, Rabbime ve halkima hizmet edicem, diyerek üniversite imtihanina girmis, birincilikle kazanmis ve kayit yaptirmak üzere ormanin icindeki üniversiteye dogru yola cikmis. Üniversite ormandaymis cünkü o zamanlar ormanlik bölgeleri türlü entirikalarla ele gecirip üniversite acma modasi cok yayginmis. Koc yasayan kurtlar bu ayaklarla okul acip, kendileri gibi adam yetistirirlermis. Kirmizi türbanli kiz, sevinc icerisinde ormana girmis, derken karsisina aniden hayvan oglu hayvanin biri cikmis. Bu hayvan bir kurtmus ve uluyarak kirmizi türbanli kiza sormus: “O basindaki seyde ne öyle ?!?!?!”“Türbaaan... Inancimin geregi.”“Neeeeee??? Amcanin böregimi ?!?! Hahahaha !! O türbanla nereye gidiyorsun ?”“Kazandigim üniversiteye kayit yaptirmaya gidiyorum, hayvan bey.”“Git bakalim. Nasil olsa gittigin gibi dönersin ! Hahahaha !!”Kirmizi türbanli kiz o hayvani orada birakip yoluna devam etmis. Tabi kurt da bos duracak degil ya. Hemen atlamis kavazaki motoruna, kestirmeden gelmis okula, varmis rektörün yanina. Üniversitenin rektörü, halkinin dinine ve degerlerine saygili, dürüst bir insanmis. Böyle oldugu icin, kurt öylelerini hic sevmezmis. Hemen oracikta rektörü yemis ve onun kiligina girip kirmizi türbanli kizi beklemeye baslamis...Gel zaman git zaman, gel zaman git zaman , gel zaman, e tamam orda kal zaman ! kirmizi türbanli kiz üniversiteye gelmis, rektörün yanina varmis.“ Geeel bakalim kiziiim. Yaklas söyle yanimaa !!”“ Bu rektör deminki gördügüm hayvana ne kadar cok benziyor. Suna baksana: kulaklari, eli, agzi, ne kadar büyük ...”“ Yaklas kiziimm ! Geel korkma !”“ Rektör amca, senin neden böyle kulaklarin büyük ?”“Senin gibi dindarlar hakkinda daha iyi istifarat alabilmek icin !!”“Ama senin ellerinde cok büyük...”“Senin gibilerinin türbanina daha rahat el uzatabilmek icin !!”“Iyide, senin agzin neden bu kadar kocaman ?”“E senin gibilerini daha kolay yiyebilmek icin !!!”“Gel burayaaa !!! Hahahaha !!!”Iste tam o sirada “Süpermüslüman” adinda bir kahraman, ucarak camdan iceri girmis.“Birak ulen kizi !!” Rektör kiligindaki kurda bi kafa... Kurt aynen nakavt...Süpermüslüman, kurdun yedigi namuslu rektörü de, kurdun karnini yararak cikartmis ve tekrar makamina oturtarak ona demiski : “ Örtüye uzanan elleri kirarim ! Bunu herkeze anlat !”Kirmizi türbanli kiz, Süpermüslümani görünce saskinlik ve hayranlik icerisinde sormus:“Siz yesilpersil adammisiniz ?”“Nayir bacim, ne persili ? Ben, zalimlerin korkulu rüyasi, mazlumlarin dostu Süpermüslümanim !”“Tesekkürler Süpermüslüman.”“Birsey degil.”“Kac sey?”“Hehehe... Sen beni güldürdün, Allah’ta seni güldürsün...”Efendiiiiiiiiim, daha sonralari kirmizi türbanli kiz ve Süpermüslüman, birbirlerine sevdalanmis ve evlenip mutlu bir hayat sürmüsler. Onlar ermis muradina, e bundan bize ne?Gökten 3 kilo elma, 4 kilo armut, 2 kilo sogan, 1 kilo da hiyar düsmüs.Millet de : “Ulan, basimiza tas yagmasi gerekirken, cok sükür meyve sebze yagiyor.”, demis.Bu masalda burda bitmiiiiis.Bu masali kim yazdi? Yazarin ayakkabi numarasi kacti? Gözleri niye yesildi? Sütten agizimi yanmisti ki 1 bucuk iskenderi yogurtlu yiyordu? Neydi? Nasildi? Noldu?Bütün bu sorularin cevaplari, az sonra karsinizda olmayacak, e cünkü bize ayrilan süre bitti...